Rahatlıkla söyleyebilirim ki Su Ada mekan ve manzara konusunda hem Sorti'yi hem de Reina'yı cebinden çıkarır.
Dün akşam bir arkadaşımızın doğum günü için Su Ada'ya gittik oldukça küçük bir grup. Coco Clementine geçen seneki yerini taşımış. Açıkçası yediklerimiz beş para etmezdi ama ah o manzara yok mu iki kadehle sarhoş eder cinsinden. İki Kavaklıdere şarabı içtik valla itiraf ediyorum ucuzunu seçtik şişe başı 70 TL. Bol sinirli Breasola, pişerken yine kupkuru olmuş Schnitzel, cafe de Paris ve kebap yendi bir de ortaya snack tabağı söyledik. Toplam 280 TL ödendi. Dedim ya yemekler fena ama manzara ve şarap eşliğinde hoş sohbet durumu kurtardı. Denizin üstünden, dalgaları, yakamozu ve renk değiştiren birinci köprüyü izlemek çok keyifliydi. Ancaaaaaak bir konunun altını çizmek lazım tüm paralı hanzolar oradaydı. Gözlerini dört açmış geleni gideni izleyip piyasa yapan yaşlı kurtlar resmen kendinizi av gibi hissettiriyor söylemeliyim. İçki içmeye güzel bir grupla gidilebilir. Mezzaluna, 360 ya da Suada Kebap denenebilir ama Coco Clementine'de yemek yenmemeli.
0 yorum:
Yorum Gönder