MODA TARİHİNE BAKIŞ: 1910-1920

Birinci Dünya Savaşı bu döneme büyük damga vurmuştur. Savaş öncesindeki dönemde modanın kalbi olan Paris’te Rus balesinin halkı etkisi altına almasıyla korse kullanımından yavaş yavaş vazgeçilmeye başlandı. Parisli kadınlar egzotik ve oryantel dekoltelerden heyecan duydular. Yine bu dönemde iç giyimde ihtiyaçlar farklılaşır.


Bu dönemde modanın en önemli ismi Paul Poiret’dir. Bugün kola şişesinin benzeri çok dar ve küçük adımlar atılarak yürümenin mümkün olduğu “hobble skirt” tasarlayarak modaya damgasını vurmuştur. Paul Poiret ilk defa canlı manken kullandı, temalı moda partilerini başlattı, vitrin tasarımlarına önem verdi ve bugün bile klasik giyimin parçası olan pileli tek parça elbiseyi tasarladı.

Savaş dönemi ise giyinme yine saklanma ve örtünme ihtiyacına cevap verir hale geldi. Bu dönemde mecburen dış dünyaya açılma ihtiyacı duyan kadınlar (ekonomik sebepler- savaş yaralılarına yardım etmek gibi) korselerden, kıvrımları ortaya çıkaran kıyafetlerden, makyajdan, romantik kesimlerden uzaklaşır ve androjen akım (iki cinsin giyim şeklinin birbirine benzemesi) başlar.Saçlar kısalır, ruj yerine vazelin kullanılır...

Dönemin moda ikonları: Gloira Swanson, Theda Bara

0 yorum: