MODA TARİHİNE BAKIŞ: 1930-1940 (Holywood Çağı)

• Ekonomik krizin etkisi ile elbise kolları uzadı, kısa saçlar yeniden uzadı.

• 1930 yılında Amerika’da hazır giyim başladı.

• 1931 yılında naylon icad oldu ve kadınlar naylon çorap ile tanıştı.

• 1933’de fermuarlar giyimle buluştu.

Sinemanın yaygınlaşması ile modanın globalleşmesi hız kazandı. Daha geniş kitlelere ulaştı.

30’lu yıllarda moda dişileşti. Sinemanın da etkisi ile kıvrımlar vurgulanmaya başladı. Uzayan saçlarda romantik bukleler görülmeye başlandı. 20’li yıllarında androjen akımına bir tepki vardı.

Dişiliğin sembolü Audrey Hepburn oldu. Gündüz sade elbiseler, gece ise yeni keşfedilen metalik lame gibi parlak kumaşlar tercih ediliyordu. Eteklerde katlar, drapeler kullanılıyordu. (Bir uçuşan kadın). Bir gözün üzerine hafifçe yatırılan şapkalar modaydı. Geceleri “clutch” çantalar şıklığı tamamlıyordu. Salvatore Ferragamo platform topuğu kadınlar ile tanıştır. Kadınlar seksileşirken erkekler de maskülenleşti.

Bu dönem de İkinci Dünya Savaşı ile son buldu.

Dönemin tasarımcıları:

Elsa Schiaparelli bu dönemde Coco Chanel’in en büyük rakibi oldu. Salvodor Dali’nin çok yakın arkadaşıydı sürrealist akımdan etkilendi, fermuarı ve aynayı kıyafetle ilk birleştiren tasarımcı oldu.

Madeline Violet uçuşan kadın kıyafetlerinde antik Yunan etkisini “bias cut” ilk kullanan tasarımcıdır.