Ankara - Gökkuşaklı şehir

İstanbul'lular ve İzmir’liler sevmezler Ankara'yı. Hayat farklı işler Ankara’da, insanı farklıdır çünkü. Aslına bakarsanız başkent olamayacak kadar az gelişmiştir Ankara. Bunun suçlusu insanıdır elbette tüm Anadolu kentleri gibi değişimi çok kuvvetli bir şekilde reddetmiştir. Tüm bu itme kuvvetine rağmen Cumhuriyetin kuruluşu ile beraber genişlemiş, gelişmiştir de Avrupa'lı gibi olamamıştır Ankara...
ODTU isyankarlığını simgelemiştir; yıllar sonra Bilkent vizyonunu değiştirmiştir. Sonra yeni kurulan üniversiteleriyle bir çok ilden gelen üniversitelilerle çehresi değişmiştir değişmesine de yine de yeterli olmamıştır.
Memur kentidir Ankara; aslında Anadolu'da çapa yapan köylülerden tek farkları boyunlarına kravat takmış olmalarıdır. Sorgulamazlar "neden" diye sadece kabul ederler... İsyan etmek ayıp, devlet baba büyüktür...
Kışı adam gibidir Ankara'nın. Karsa karı vardır en sıkısından, üstelik o sevilmeyen ayazına rağmen gökyüzünden güneş hep aydınlatır şehri. İstanbul gridir ama Ankara renklidir. O güneş hayat ışığı olur ısıtmasa da etrafı.

Ayazı adam akıllı dondurur insanı. Ayazda rüzgara karşı yürümek güzeldir. Yanaklarınızın, burnunuzun ve kulaklarınızın donduğunu hissetmek insana hayatta olduğunu hatırlatır. Ayaklarınız kaşınır saatlerce soğuktan sıcağa gelince ve işte ayaklarınızın varlığını hatırlarsınız o zaman...
Yağmur da adam gibi yağar. Öyle adamın suratına tükürür gibi değil de, ipi ipil yağar... Aptala malum bile olsa baharın güneşinde o gökkuşaklarının altında, yüzünüze vuran her bir damlayı gerçekten hissedersiniz...Aptal olmak güzeldir baharda Ankara’da.
Gökkuşağı görmedim ben İstanbul'da peki ya Ankara öyle mi? Gökkuşağı kentidir Ankara insanlarının aksine rengarenktir baharı...
Öyle erguvanlar açmaz ama bozkıra dönmeden önce yemyeşil olur tüm Ankara baharda... Erguvanların güzelliğini görmeyen İstanbulluların aksine Ankara’lı bilir daha uzun zaman göremeyeceğini o yeşili sahiplenir, parklarında, bağlarında, bahçelerinde bolca vakit geçirir o yüzden park kültürü gelişmiştir mesela gençlik parkı yıllardır hep en popüler yerlerden birisidir.
Keçisi, kedisi bir de döneri meşhurdur. En güzel köşelerinde kedi ve keçi heykelleri görmenizin sebebi bundandır. Dönerci denilince “Hosta” gelir herkesin aklına şööyle bol soğanlı ekmek arasına kimse hayır diyemez Ankara'da. İstanbul'da ekmek arası yoktur turşu ve patatesi dayarlar sandviç ekmeğine...
Değişmez Ankara'da hayat kolay kolay. Misal Akman'da sosisli yemek ve boza içmek 30 yıldır müthiş zevktir Ankara'da. Benim annem ve babam Ulus'taki Akman'a gidermiş evlenmeden önce biz de Kızılay’dakine giderdik.
Kızılay’da Dost kitapevini gezmek oradan da Karanfil pasajına geçmek değişmeyen bir ritüeldir.
Öğrenci olmak güzeldir de gençlik yeterince değil Ankara'da. Kar yağar okullar tatil olur, fazla kömür yanar okullar tatil olur. O yüzden çocuklar mutludur her daim. Mahalleden arkadaş olmak diye bir kavram hala vardır.
Memurlar çok çekmişler de olsa memurluktan yine de isterler çocukları devlet memuru olsun. Hayat garantisi olsun...O yüzden çocukluktan sonra yavaş yavaş memur kıvamında yetiştirilir gençleri. Sosyal hayat zayıftır Ankara'da hatta bundan 15 yıl önce sıfırdı da şimdi üniversiteler ile biraz olsun değişti.
Ben hatırlıyorum neredeyse Ankara'nın ilk kafesi ben orta okuldayken açılmıştı. 5 masadan ve devasa bir bahçeden ibaretti. İstanbul'da hayat hiç durmaz ya sabaha kadar trafik vardır hafta sonları her yerde; işte Ankara'da gece 10'dan sonra yavaşlar hayat zaten gece 1'den sonra toptan kapanır tüm eğlence mekanları. O yüzdendir ki benim neslim Ankaralı sevmez Ankara'lı olmayı.
Yine de gönlümün sultanıdır Ankara değil mi ki içimdeki çocuk hala Ankara'da; en sevdiklerimiz, çocukluğum, gençliğim orada.
En güzel anılarım ve yanında acılarım.
Çok özledim belki de; belki de özlediğim çocukluğum bilemiyorum.

1 yorum:

emi (elif, maya, inci))) dedi ki...

çok başarılısın,öyle bi anlatıyorsunki hiç bi atraksiyonu olmayan ankarayı özleyesin geliyoo........................................................................................................................................................................