Oruçoğlu- Afyon

Yaz tatillerinde yazlık güzergahımızdı Afyon çocukken. Afyon benim için rengarenk lokumlar ile sucuk demekti. Giderken lokum dönerken sucuk alınırdı kilo kilo. O zaman Cumhuriyet bu kadar yaygın değildi. Biz bir yıllık stok yapardık. Olaki o kış nevale erken biterse Ankara'dan 3 saat zaten sadece sucuk almaya Afyon'a gidilirdi günü birlik...

Afyon kışın ise sıcacık termal sular demek, pelte kıvamında gezmek; yumuş yumuş kulak memesi gibi olmak, hamur gibi yoğurulmak ve hani banyo sonrası ter atarsınız ya işte öyle hafif nemli ve uykulu olmak demek. Bir haftasonu yine gitsek 5 saat mi sürer İstanbul'dan şööyle sıcak sulardan serin sulara dalsak kan dolaşımımız hızlansa; sonra bir güzel kese alsak üstüne 1 saat okkalısından masaj yaptırsak. Tüüüm eklemlerimiz gevşese....Unutsak. Sonra da uyusak hiç deliksiz saatlerce diyorsanız Oruçoğlu'na gidilmeli derim.

Otel eski ama 1- otelin yemekleri harika 2- Kışın bile açık termal havuzu var karların arasında üşümeden yüzebilirsiniz 3- otelde akan bütün sular termal 4- 2 gün 1 gece %100 gevşeme garanti ama fazlası dünya ile bağları bir süreliğine kopartabilir...

Otelin içi de 30 derece felan. Kışın da yazın da içerde askılı bluzlerle geziliyor. Herkes tek tip asker gibi; bembeyaz bornozlar ve havlu terlikle dolaşılıyor. Bornozlu koca koca göbekli ve kıllı amcaları görünce bazen acaba kutuplara mı geldim de burası neden bu kadar sıcak diye düşünürken kendinizi bulabilirsiniz. Tek sorun var öyle arkadaş grupları ile gidilecekse mekanda eğlence sıfır. Yani hamam sefası biraz daha Türkişi bir eğlence olunca min. 4 çocuklu ailelerin buluşma yeri denilebilir.

Ama yok ben zaten kendimi soyutlamaya ve arınmaya geldim derseniz sorun yok zaten günün sonunda sıcağın da etkisiyle parmağınızı da kıpırdatacak haliniz olmayacak.